Hayat Hikayem

                                            HAYATIM

01.01.1963 yılında Samsun ilinin Vezirköprü ilçesine bağlı Çorakdere Köyünde doğdum.

Daha ilkokulu bile okumadan küçük yaşta çobanlık yapmaya başladım. Bafra’nın Sarmaşık Köyünde bir yıl çobanlık yaptım. Köyüme döndüğümde okullar yeni açılmıştı, babama beni okula göndermesi için yalvardım. Babam yoksulluğumuzdan dolayı karşı çıktı ve beni okula göndermedi. Okula başlayamadığım için çok üzülmüştüm. 
Okur-yazarlığı olmayanın gözleri görmeyen insandan farkı olmadığını çobanlık yaptığım yıllarda anlamıştım. 
Okula gittim öğretmene beni okula kaydetmesi için yalvardım. Nihayetinde okula yazıldım. Ancak bu kez de babamın bana kalem defter alacak gücü yoktu

Ekinler biçilince yere dökülen buğday başaklarını toplar, tokaçla döver, dene haline getirir ve bakkala götürür satardım. Karşılığında da kalem defter alırdım. 

O zamanlar köyümüzde elektrik yoktu. Aydınlanma gaz lambaları ile yapılırdı. Ama lambaya gaz alacak paramız olmadığı için çıra ışığında dersimi yapardım. Bazen de öğretmenim yardımcı olurdu. 

Hiç unutmam bana masa örtüsünden önlük diktirdi. Bu şekilde okuluma devam ediyordum. O sene doğal felaket oldu evimizi sel aldı. Felaketten korkan kardeşimi de kaybettik. 
Evsiz kaldık. 
Bir süreliğine sekiz nufus okulun ardiyesinde kaldık. Yine de okulumu ve derslerimi aksatmadım. 
İlkokulu pekiyi dereceyle bitirdim. Yoksulluk nedeniyle ilerisini okuyamadım. Hala bu ezikliği yaşamaktayım. En büyük hayalim okuyup savcı olmaktı ama olmadı.
Kader dedim gurbete çıktım. İnşaatlarda amelelik yapmaya başladım. 
Yanık yanık türküler söyler, kürekle de saz hareketi yapardım. İçimdeki duygularımı kürek sazıma döküyordum. Daha sonra bu vesileyle saz çalmayı öğrendim. 

Yine gurbet eldeyim bir gün köyden haber geldi. Babam kansere yakalanmış. Hemen köye geldim ve babamı hastaneye yatırdım. Doktorlar çare bulamadı. 1980 yılının güz mevsiminde sevgili babam kansere yenik düştü. Artık evin geçimini sürdürmek tamamen bana kaldı. Bir felçli anam iki küçük kardeşimle beraber kaldık ortada. 
1983 yılında vatani görevimi yapmak için askere gittim. Erzurum’un Ilıca ilçesinde vatani görevimi tamamladım. Teskeremi aldım köyüme geldim. Askerlik dönüşü evlendim. Bu evlilikten bir kızımız dünyaya geldi. Adını da Bircan koyduk. Ben gurbette çalışırken kızım ölmüş. Ulaşım ve haberleşme olanağı olmadığından dolayı ölüm haberi bana geç ulaştı. 
Köye geldiğimde kızımı mezara koyan iki kişiyle birlikte mezarlığa gittim. Onlarda mezarın yerini karıştırdılar, unutmuşlar hangi mezar olduğunu. 
Mezarlıkta, “Kızımın Anısına” adlı ağıdı yazdım. Mecburen gurbete devam dedim. İnşaatlarda çalışmaya devam ettim. Bu sıralar bir sanatçıyla tanıştım bu sanatçı kasetine üç eserimi okudu. Benim yazdığım eser adına albüm yaptı. Edebiyat öğretmeni Hüseyin KABA benimle ilgili tez hazırladı. Eserlerim Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde incelendi ve 2003 yılında Atatürk Üniversitesinden “Ozanlık Bitirme Tezi” aldım. 

Dönemin Vezirköprü Kaymakamı Sayın Şevket CİNBİR Beyefendi beni fark etti ve birinci şiir kitabımın basılmasında ve birçok konuda bana yardımcı oldu. 
Yörede tanındım, şenliklere ve konserlere katıldım. Yerel radyolarda zaman zaman sazımla sözümle proğramlar yaptım. 
Vatandaş Gazetesinde hala şiirlerim yayınlanmaktadır. 

Halen Vezirköprü Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalışmaktayım. 
Evliyim. Asiye, Kevser, Merve, Hilal adında dört kızım ve Sefa adında bir oğlum var.

 
SAAT
 
TAKVİM
 
Sitene Ekle
DUYURULAR
 

-----09.02.2009-----

HAYAT AĞACI ŞİİR KİTABIM ÇIKMIŞ OLUP VEZİRKÖPRÜ KİTAPÇILARINDAN VE BENDEN TEMİN EDEBİLİRSİNİZ.

-----RASİM GENÇ-----

SON DAKİKA
 
 
TÜRKİYE CANIM FEDA

 
Bugün 45160 ziyaretçi (95678 klik) kişi burdaydı!
Copyright 2008 © Designed By Ç.P.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol